Muhalefetim ben deyip küfretmek, hakaret etmek veya iftira atmak değildir. Muhalefet, iktidarları yapıcı bir tutum içinde doğruya itelemek ve onları yanlıştan döndürmek ve hatalarını uygun bir lisanda önlerine koymaktır.
TBMM’nin son haline bir bakın. Adeta futbol maçında taraftarların kavgası. Küfür ve hakaret hatta yumruklaşmak…
Bir de Atatürk döneminin o saygılı Meclisine bakın. Sonrasında da Demokrat Parti’ye 1950 yılında çok acıklı bir şekilde seçim kaybeden CHP ye bakın. Onun başında benim her daim tenkit ettiğim Milli Şef İsmet İnönü çoğu kez Mecliste aniden söz isterken…Sayın Başkanım bana söz lütfederseniz kıymetli Başvekilimize birkaç sualim ve yaptıklarına itirazlarım olacak diye ayağa kalkar ve kürsüye gider ve Kıymetli Başvekilim diye sözünü açardı… Bunu ben genç yaşımda meclis toplantılarında bulunduğumda bizzat duydum.
Şimdi –Heyhat ! Sokak dayılarının bile ağza almayacakları küfürler…Beyler artık yeter. Belki de ümidimiz yeni TBMM’de ve oraya gelecek yeni temsilcilerinde olacak.
Çok başarılı bir operasyonla Türbenin yerinin daha güvenli mekana taşınmasını tenkit edenlere bir sualim var…Harp sonrası masada (harpte değil) kaybettiğiniz burnumuzun dibindeki 12 adalar için ne cevap vereceksiniz!
Bodrumda oturanlar veya gelen turistler yirmi dakika mesafedeki Kos Adası’na vize alarak gidebildiğimizi bilmezler mi? Turgut Reis’in pazarında etrafa bakındığınızda sadece Rumca konuşanları görürsünüz. Bu insanlar alışveriş için Kos’a en yakın olan Turgut Reis’e her Pazar dolar taşarlar…Sadece Kos mu? Saymakla bitmez bu 12 adanın adları. Bunların için de Rodos ve Sakız Adası yoktur üstelik. Hele Kaş ve Kalkan karşısında bir ada vardır ki, karşılıklı yüzerek ziyaret edilir. Adada oturan Yunanlılar alışverişleri Kaş ve Kalkan’dan yaparlar.
Peki siz niye sormazsınız bunca Osmanlı toprağını harp bile etmeden masada verip kalktınız!
Bakın beyler Türkiye’miz son on yılda nasıl gelişti ve yüceldi? Her yer otoyol, hızlı tren ve hava alanlarına kavuştu.. Siz bunlara bakın biraz da…
Ben gene de derim ki bu vatan bizimdir ve görünüz NİRDEN NİREYE geldiğimizi ve ARTIK BİRLİKTE OLALIM.
Saygılarımla,
Uğur Terzioğlu
